
Sen ki heybetli bir fenersin;
Denizin dalgalarına
Rüzgârın tıpırtısına
Yelkenlerin lakırdısına
Omuz silkip geçersin.
–
Limanın ağzını tutmuşsun mesken;
Balıkçı tekneleri
Gezinti mavnaları
Cakasından geçilmez yatlar
Senin yanından geçerler diken diken.
–
Neyleyim ki imdi, solup gitmiş bir fenersin;
Silinmişsin fotoğrafçının kadrajından
Hepi topu güneş şemsiyesinden sarkan
Eski, kirli bir ip parçasının serencamında[i]
Böylece sönersin.
–
Her lakırdısına üstünlük böbürü[ii] sıvanmış
Dımbırdattıklarıyla kendini rüsva[iii] etmiş
Despotlar vardır, fener gibi…
–
İzafi der, şişindiği yeter,
Handiyse[iv] ufuk çizgisi eğrilir
Kadrajının bile dayanası yok.
Elleşme;
Aç gözünü, rahvan gitsin.
İzafi mahlası ile
Doğan Alpaslan Demir
6 Ağustos 2023
MİNİ SÖZLÜK
[i] Serencam: Akıbet. Başa gelen bir durum veya olay.
[ii] Böbür: Kibir.
[iii] Rüsva: Ayıplanacak durumda olan, rezil.
[iv] Handiyse: Neredeyse.
Doğan Alpaslan Demir sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
Her parmağınızda bir marifet var. Hayran kalıp okudum.
BeğenLiked by 1 kişi
Halk edebiyatı kalıplarını kullanıp çağdaş şiir yazmak her babayiğidin harcı değil. Bravo diyorum da başka bişey demiyorum.
BeğenBeğen
yeni bir edebiyat türü doğuyor. Muhteşem.
BeğenBeğen
Hibrit edebiyat. Cesur ve başarılı bir deneme.
BeğenBeğen