Değerli okurlarım, hepinize ŞİİRLİ CUMALAR diliyorum. Bu hafta için seçtiğim şair Pir Sultan Abdal, doğum ve ölüm tarihine ait bilgiler kesin değildir. 16. yüzyılda Sivas’ın Banaz köyünde yaşadığı kabul edilmektedir. Ölümü 1547-1590 tarihlerine rastlayan geniş bir zaman dilimine tarihlendirilmiştir. Sivas Beylerbeyi Deli Hızır Paşa tarafından astırıldığı sanılmaktadır.
Pir Sultan Abdal’ın yaşamı hakkında bilinenler, onun Anadolu halk edebiyatındaki yeri ve şöhretiyle orantısızdır. Hakkında bilinenler, ona atfedilen menakıpnamelere[i]ve şiirlere dayanır. Asıl adı Haydar’dır, yaşamının büyük bölümü Sivas’ın Banaz köyünde geçmiştir. Atalarının Azerbaycan veya Yemen’den geldiği iddia edilmiştir.
Pir Sultan Abdal halk edebiyatımızın en önemli isimlerinden biri kabul edilir. Alevi- Bektaşi- Kızılbaş kültürünün yedi ulularından biridir. Bu yedi şair Nesimi, Fuzuli, Hatayi, Pir Sultan Abdal, Kul Himmet, Yemini ve Virani’dir.
Anadolu’da Pir Sultan Abdal mahlasını taşıyan 6 halk ozanı bulunmaktadır. Bu 6 ozana ait şiirlerin, hatta menakıpnamelerin birbirlerine karıştığı kesin gibidir. Ülkemizin en önemli halk edebiyatı araştırmacıları Pertev Naili Boratav ve Abdülbaki Gölpınarlı, yaptıkları çalışmalarda ve yayımladıkları makale ve kitaplarda Pir Sultan Abdal’a ait olduğu kesin olan şiirlerle şüpheli olanları büyük oranda birbirlerinden ayırmayı başarmışlardır. Bir örnek vermek gerekirse, aşağıya aldığım şiirin Pir Sultan Abdal’a ait olduğu kesin değildir.
“Bülbül olsam varsam gelsem
Hakk’ın divanına dursam
Ben bir yanıl alma olsam
Dalında bitsem ne dersin
Sen bir yanıl alma olsan
Dalımda bitmeğe gelsen
Ben bir gümüş çövmen olsam
Çeksem indirsem ne dersin
Sen bir gümüş çövmen olsan
Çekip indirmeğe gelsen
Ben bir avuç darı olsam
Yere saçılsam ne dersin
Sen bir avuç darı olsan
Yere saçılmağa gelsen
Ben bir güzel keklik olsam
Bir bir toplasam ne dersin
Sen bir güzel keklik olsan
Bir bir toplamağa gelsen
Ben bir yavru şahan olsam
Kapsam kaldırsam ne dersin
Sen bir yavru şahan olsan
Kapıp kaldırmağa gelsen
Ben bir sulu sepken olsam
Kanadın kırsam ne dersin
Sen bir sulu sepken olsan
Kanadım kırmağa gelsen
Ben bir deli poyraz olsam
Tepsem dağıtsam ne dersin
Sen bir deli poyraz olsan
Tepip dağıtmağa gelsen
Ben bir ulu hasta olsam
Yoluna yatsam ne dersin
Sen bir ulu hasta olsan
Yoluma yatmağa gelsen
Ben de bir Azrail olsam
Canını alsam ne dersin
Sen de bir Azrail olsan
Canımı almağa gelsen
Ben bir Cennetlik kul olsam
Cennet’’e girsem ne dersin
Sen bir Cennetlik kul olsan
Cennet’e girmeğe gelsen
Pir Sultan üstadın bulsan
Bilece girsek ne dersin”
Pir Sultan Abdal, günümüz malumatfuruşlarının Osmanlı İmparatorluğu’nun “Muhteşem Yüzyıl’ı” olarak tanıttıkları 16. yüzyılda yaşamıştır. 16. yüzyıl Osmanlı siyasi tarihi yeterince anlaşılmadan, kavranmadan, yaşadığı dönemin arka planı doğru okunmadan Pir Sultan Abdal’ı anlamak olanaklı olmayacaktır[ii].
Pir Sultan Abdal’ın tanıtımı için kaleme aldığım bu yazımın birinci bölümünün sonuna geldik. ŞİİRLİ CUMALAR’ın önümüzdeki haftalarında Pir Sultan Abdal’ı tarihsel arka planının içine yerleştirerek anlatmaya devam edeceğim.
Bu haftanın şiiri olarak Pir Sultan Abdal’a ait olduğu kesin olan bir şiirini seçtim.
Güzel okuyun…
Sefasına cefasına dayandım,
Bu cefaya dayanmayan gelmesin.
Rengine hem boyasına boyandım,
Bu boyaya boyanmıyan gelmesin.
Rengine boyandım meyinden içtim
Nice canlar ile Didar görüştüm
Muhabbet eyleyip candan seviştim
Muhabbeti küfür sayan gelmesin.
Muhabbet eyleyip yokla pirini,
Yusun senin namus ile arını
Var bir gerçek ile kıl pazarını
Kıldığın pazardan ziyan gelmesin
Kırklar bu meydanda gezer dediler
Evliyayı yola dizer dediler
Destini destinden üzer dediler
Nefsaniyetine uyan gelmesin
Pir Sultan’ım eydür dünya fanidir
Kırkların sohbeti aşk mekânıdır
Kusura kalmayan kerem kanıdır
Gönülde karası olan gelmesin
Not: Bu yazının kapak görselinde kullanılan fotoğraf Pir Sultan Abdal’ın yaşadığı Banaz köyünde bulunan heykele aittir. (Kaynak: Vikipedi)
KAYNAKLAR
- Pertev Naili Boratav- Abdülbaki Gölpınarlı, Pir Sultan Abdal, Kapı Yayınları, Şubat 2017, İstanbul.
- Ana Britannica Ansiklopedisi, Cilt 17, Pir Sultan Abdal maddesi.
Nereden çıktı bu ŞİİRLİ CUMALAR diyenler, okuyunuz lütfen:
https://doganalpblog.wordpress.com/2014/…/05/siirli-cumalar/
ŞİİRLİ CUMALAR, Ortadoğu bataklığına itilmeye, nefret diline ve muhafazakâr bir toplum olmaya karşı bir duruşdur.
[i]Menâkıbnâme:Velilerin, tarikat büyüklerinin ve şeyhlerin kerametlerini konu alan eserlere verilen addır. (Kaynak Vikipedi)
[ii]Prof. Dr. Mustafa Akdağ’ın Türk Halkının Dirlik ve Düzenlik Kavgası adlı kitabını okumanızı öneririm.
Sayın Doğan Alpaslan Demir bey, bu hafta da yine çok iyi bildiğimi sandığım Pir Sultan Abdal ile ilgili yeni bilgiler öğrendim. Şiir seçiminiz de muhteşem. Şiirli Cumalar. Emeğinize sağlık.
Saygılarımla.
BeğenLiked by 1 kişi